Yavuz Ağıralioğlu ‘Başkanlık sistemi Türkiye’de PKK’yı kilit noktaya getirmiştir’
İYİ Parti İstanbul Milletvekili ve Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Türkiye’nin başına gelmeyenin kalmadığını vurgulayarak; “İşsizlik rakamları rekor kırıyor, devlet bürokrasisi çalışamaz hale geldi” dedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin PKK’yı kilit bir noktaya getirdiğine dikkat çeken Ağıralioğlu; “%50+1 Türk Siyasetine bir suikasttır. %50+1 Türkiye’de PKK’yı kilit yapmıştır. O yüzden bunlar seçime birkaç gün kala çocuklarımızın katillerine mektup yazdırmak zorunda kalmışlardır” dedi.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili ve Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu bugün partisinin il başkanlığını ziyaret ederek ulusal gündemle ilgili değerlendirmeler yaptı. Yavuz Ağıralioğlu yaptığı açıklamalarda şu ifadelere yer verdi; “ Bugün Bolu’dayız. Türkiye’de yeni bir siyasal çeşitlilik yeni bir siyasal seçenek zeminini oluşturduğumuz Mahalli idareler seçimlerinden sonra memleket, millet, yükünü taşıyabilecek bir siyasi kadroyu milletin huzurunda görebileceği yerlerde daha bariz bir şekilde sesi duyulabilir bir şekilde millete takdim etmeye çalışıyoruz. Teşkilatlarımızı ziyaret ediyoruz, teşkilatlarımızın memleket ve millet hassasiyetlerini milletin duyabileceği yerlerde basın toplantıları ile konferanslar ile milletin teveccühüne takdim edeceğiz. Türkiye’nin her yerinde milletvekillerimiz, milletimizle buluşmaya gayret ediyorlar. Yerel Seçimler bize şöyle bir imkân verdi; yerel seçimler Türkiye’de doğru adaylar, doğru siyasal dil, doğru propaganda dili oluşturulabilirse memlekette sandıkla sonuç alabilme eşiğini millete gösterdi. Sandığa ümidini kaybetmiş, sandığa küsmek üzere olan bir seçmen kitlesine ümitsizliğe gerek yok dedirtilebildi. Dolayısıyla 17 yıldır iktidarını her girdiği seçimi kazanmak gibi bir netice ile oluşturmuş bir AK Parti iktidarına ilk defa bu sefer doğru adaylarla rekabete çıktık, doğru bir propaganda dili ile çıktık. Yaptıkları yanlışları münasip bir dil ile konuştuk. Milletimize hatırlattık, bizim hatırlatmalarımıza milletimiz teveccüh gösterdi, şimdi omuzlarımızda ikaz ettiğimiz yanlışları yapmayacak, memleketin ümidi olacak bir siyasi kadroyu, hem denetleme, hem yaptıklarını görmek hem de yapacaklarımızı milletimize anlatmak amacıyla geziyoruz. Ziyaretimizin çerçevesi budur”
“Seçim kazanma hevesine kaybettiğimiz şeyler o kadar artmaya başladı ki…”
Hem Bolu’yu, hem de belediyemizi ziyaret ettik. Teşkilatımızdayız, hasbihal edeceğiz, yerelden talepler var, problemler var, belediyecilik anlamında sıkıntılar var. Yeni belediyecilik kanunu ile ilgili bir takım talepler var. Büyükşehir yasası memlekette hizmet kalitesini biraz düşürdüğüne dair endişeler var. Köylerimiz mahalleye döndü, aslında her şeyi fakirleştiren bir şeydir bu. Hizmet kalitesini kaybettiğimiz gibi, aslında dilimizi, şehrimizi, kültürümüzü de etkileyecek bir şey. Köy diye bir şey vardır Türk Romanında, köy yok. Alın teri vardır, ölüm vardır, tarla vardır, hasat vardır, her şey altüst oldu. Seçim kazanma hevesine kaybettiğimiz şeyler o kadar artmaya başladı ki bunların hepsini konuşabilme imkânımız var.
“%50+1 Türk Siyasetine bir suikasttır”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin 1.5 yıllık karnesini puanlıyoruz. Aslında millet de puanlıyor, millet bu karnenin ne kadar iyi not alıp almadığını belirliyor. Biz bu anlamda bir kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Çünkü %50+1 PKK’yı kilit yapmıştır. %50+1 Türk Siyasetine bir suikasttır. %50+1 Türkiye’de PKK’yı kilit yapmıştır. O yüzden bunlar seçime birkaç gün kala çocuklarımızın katillerine mektup yazdırmak zorunda kalmışlardır. İyileştirilmiş ve güçlendirilmiş Parlamenter demokrasi Türk Siyasetinin şu anda ihtiyacını görecek bir yeni mekanizmanın sorumluluk alanıdır. Yargının, kuvvetler ayrılığının müstakil olarak çok bariz bir şekilde belirlenmesi lazım. Bu hassasiyetlerimizi içindeki ekonomik krizin içindeki hissiyatın da bu yönetim maharetsizliği ile ilgili olduğunu düşünüyoruz” Parlamenter demokratik sistemle ülkemiz daha fazla büyüdü, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle başımıza gelmeyen kalmadı. İşsizlik rakamları rekor kırıyor, devlet bürokrasisi çalışamaz hale geldi.”
