120x600

Alemdar inşaat

28-04-2025 Ekrem ASMA
Ekrem ASMA

Ekrem ASMA

Sıcak Gündeme Dair; Yolsuzluk Operasyonu – Protestolar BİZİMKİSİ BİR ÖRÜMCEK AĞI HİKAYESİ

Yüzyıllardır debelenip durduğumuz, kurtulamadığımız belki de aslında kurtulmak istemediğimiz, moda tabirle “ toksik “ bir örümcek ağı hikayesi bizimkisi … Yeni dünyaya ayak uyduramayıp Sanayi Devrimini ıskalamakla düştük örümcek ağına . Başka bir hayata adım atmış yeni dünyaya bir yandan kızarak, bir yandan özenerek büyük hayallerle ve yalanlarla düşman arayarak , suçlu arayarak , yalanlara sığınıp bir türlü asıl yapılması gerekeni yapmadan debelenip duruyor nesiller örümcek ağında…

 

            Son yaşadığımız olaylarda çok farklı değil, yüzyıllardır devam eden debelenmemizin bir parçası… Güvenlik kaygısı ile hak ve özgürlükleri orantısız kısıtlayan, kendince gerekli gördüğünde tamamen ortadan kaldırmaktan çekinmeyen aynı zamanda yolsuzluk üretmeye yandaş ve akraba kayırmaya son derece açık bir yapımız var . Daha da kötüsü toplumun hiçbir kesiminin bu yapıyı düzeltmek gibi bir kaygısı yok. Tek istenilen bu sağlıksız yapıya sahip olup iktidar imkanlarını kendi lehine kullanmak… Hep aleyhine işleyen bu süreçte normal halk ise gerçek bir çözüm talep etmek yerine  yandaş/karşıt olarak bölünüp , kendisi gibi ağda debelenen düşman kaderdaşlarında arıyor suçu…

 

            Maalesef, 2001 yılında Erdemliler Hareketi olarak siyasi hayata başlayan mevcut iktidar, bu kadar geçen süre içerisinde ve dönem dönem çok ciddi bir toplum desteği de kazanmasına rağmen, yapısal çözüm adımları atmak yerine bu hastalıklı yapıyı daha da derinleştirdi. Bu süreçte muhalefet ise hem ciddi bir alternatif olamadı hem de yapısal çözüm önerilerini ortaya koyup toplumda oluşan rahatsızlığı sağlıklı ve çözüm üretici toplumsal baskıya dönüştüremedi.

 

            Şu an, İBB Başkanı ve önümüzde ki ilk seçimde Cumhurbaşkanı seçilme ihtimali olan Ekrem İMAMOĞLU hakkında başlatılan yolsuzluk iddialarına dayalı soruşturma ve tutuklama süreci ve  bu sürece tepki olarak gelişen sokak olayları karşısında ; hem iktidar hem de muhalefet , yandaşlar ve karşıtlar  yine sağlıklı , doğru , makul bir davranış modeli sergilemek yerine örümcek ağında debelenmeyi tercih ediyoruz. Ya isteyerek ya da başka türlü davranmayı bilmediğimiz için.

 

            Öncelikle iktidar; adaletin en temel kavramı olan “ çifte standart “ ölçüsünde sınıfta kalıyor ve bu yönüyle aslında sokak olaylarına zemin hazırlıyor. Herkes biliyor ki Ekrem İmamoğlu’ na yöneltilen iddialara yönelik yapılan inceleme ve soruşturmalar  bütün Belediyelere ve kamu kurumlarına yapılsa hemen hemen benzer sonuçlar ortaya çıkacak . An itibariyle İktidara ve bağımsız yargıya da düşen görev tam da budur.

 

            Muhalefet ise, soruşturma sürecinde iddiaları ve ortaya konan delilleri dürüstçe değerlendirip sonuç çıkarmak yerine, kendilerini ve kamuoyunu yanıltmakla, bu süreci sokak gösterileri ile savuşturmak niyetinde. Oysa muhalefetin iddia ettiği gibi soruşturma süreci sadece , şaibeli üç gizli tanığa dayanmıyor. Çok ciddi müşteki ve tanık beyanları daha da ötesi banka hesap hareketlerine dayalı bir ciddi , kuvvetli suç şüphesi oluşturan delillerle karşı karşıyayız. Bu durum da yapılması ve talep edilmesi gereken hakkında ciddi iddialar ve deliller bulunan birisine sahip çıkmak değildir. Burada muhalefete düşen görev iddiaların üstünü örtmek değil , aynı soruşturmaların tüm belediyelere ve kurumlara yapılmasını sağlamadönük çalışmalar yapmaktır. Örneğin, Sayın Mansur YAVAŞ; daha önce Melih GÖKÇEK hakkında 25 tane dosyayı gönderdik, işleme alınmadı diyor. Öncelikle, savcılığa ulaştırlan her dilekçe bir soruşturma numarası alır: Mansur YAVAŞ ‘ ın bu soruşturma numalarını kamuoyuyla paylaşması gerekir. Daha önemlisi 25 tane dosya gönderdik gibi soyut bir kavram kullanmak yerine somut iddiaları somut delilleri ile ortaya koyması lazım. Bunun haricinde , yeni seçimle iş başına gelen mevcut Belediye  yönetimleri   , önceki dönemlerin varsa usulsüzlüklerini , yolsuzluklarını somut iddilarla ve delillerle kamuoyuyla ve

Adli birimlerle paylaşmaları gerekir. Sizce niye yapmıyorlar; çünkü kendileri de aynı yöntemlere başvurma isteği sebebi ile olabilir mi?

 

            Görüldüğü üzere iktidarı da muhalefeti de aslında bu sağlıksız yapıdan faydalanma düşüncesinde sadece … Asıl sorunda bu…

 

            Gösterilere ve sokak protestolarına gelince… Maalesef amaç sadece mevcut iktidarı değiştirmek ve hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunan bir kişiyi desteklemek olunca yine bir örümcek ağı hikâyesine dönüşüyor bütün yaşananlar…

 

            Oysa yoğun bir yoksulluğun ve çaresizliğin yaşandığı bugünlerde somut taleplerle yapısal dönüşüm talepler getirilmeli ve mücadele edilecekse bu taleplerle ve meşru yöntemlerle mücadele edilmeli…

 

            Ben kendi adıma en temel taleplerimi ileri sürüyorum :

 

  1. Bütün belediye ve (  birkaç istisnai güvenlik açısından hassas kurumlar hariç )  kamu kurumlarının tüm hesap hareketleri internet üzerinden açık olarak yayınlanmalı .
  2. Bütün ihale süreçleri ve alımlar şeffaf ve internet üzerinden erkesin katılım ve denetimine açık şekilde yapılmalı.
  3. Kamuya işe alımlarda mülakat kaldırılmalı, akraba alımlarının kesin bir şekilde öüne geçecek katı düzenlemeler yapılmalı.
  4. Konser, reklam ve hizmete matuf olmayan tüm harcamalar kesinlikle yasaklanmalı ya da minumum bir bütçeyle sınırlanmalı.
  5. Ekonominin üretim ekonomisine yönelmesine yönelik vergi düzenlemeleri yapılarak, gerçek mal ve hizmet üretiminden ve çalışanların gelirinden alınan gelir vergisi minimum orana indirilmeli hatta sıfırlanmalı ve faiz , kira , altın – döviz kazancından alınan vergi ise maksimuma çıkarılmalıdır. 
  6. Zorunlu gıda, sağlık , eğitim ve akaryakıt , tek araç ve gayrimenkul  ihtiyaçlarına yönelik KDV sıfırlanmalı ; lüks ve ihtiyaçtan fazla sayıda araç – gayrimenkul, mücevher vs. ürünlerinde KDV artırılmalıdır.
  7. Toplum da oluşan “çifte standart “ algısını ortdan kaldırmaya yönelik, kuralın herkese ve her kademede eşit uygulandığını ortaya koyacak adımlar atılmalı…

 

Ekonomik sorunlar ve yolsuzluk üreten yapıya karşı ilk adım da atılması gereken adılmların bunlar olduğunu düşünüyorum… Tabii ki eğitim, sağlık, adalet, kültür alanında atılması gereken birçok somut adımlar var… Gerçekçi, bilimsel bir bakış açısıyla, zorluklarla mücadele etmek emin olun örümcek ağında debelenmekten ve basit çıkarımlarla suçlu aramaktan daha keyifli olacak…

 

Fotoğraf; Ekrem Asma 


www.boluobjektif.com'da yer alan köşe yazarlarının yazıları kendi görüşleridir. Yazdıkları köşe yazılarından dolayı www.boluobjektif.com sorumlu tutulamaz.



Ekrem ASMA Diğer Yazıları
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları