120x600

Alemdar inşaat

30-04-2020 SİYASET

Türkoğlu 1 Mayıs açıklamasında dikkat çekici tespitler yaptı

CHP Bolu Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu yaptığı basın açıklamasıyla 1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününü kutladı. Türkoğlu; "Halkının yanında olmak için var gücüyle çalışan, bütün imkanlarını seferber eden başta Bolu Belediyemiz olmak üzere CHP’li Belediyelerin üzerindeki baskı kaldırılmalı. 1 Mayıs vesilesiyle bir kez daha söylüyoruz: İşçiler, emekçiler geleceğimizdir, umudumuzdur. Bugün Türkiye'nin büyük şehirlerinde ve ilimizde CHP'li belediyeler ile yeşertilen umut bu geleceğe sahip çıkma iradesinin ürünüdür " dedi.

Türkoğlu 1 Mayıs açıklamasında dikkat çekici tespitler yaptı
Bİ tur

CHP Bolu Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu  yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Bildiğiniz gibi 1 Mayıs, bundan tam 153 yıl önce mesai süresinin 8 saat olması için canıyla, kanıyla mücadele veren işçilerin bize armağanıdır. O günden bugüne dünyanın her yerinde işçi, emekçi, mazlum sınıfı eşitlik, özgürlük ve insan onuruna yakışan yaşam biçimi için gerekli taleplerini dillendiriyor, mücadelesini durmaksızın sürdürüyor.  Bu yıl 1 Mayıs'a özel koşullar altında giriyoruz. Dünya Sağlık Örgütü'nün 11 Mart'ta ilan ettiği pandemi dünyanın dört bir yanında büyük bir halk sağlığı sorunu olarak yaşanıyor. Pandeminin en büyük zarar verdiği kesim ne yazık ki başta doktorlar ve sağlık emekçileri olmak üzere bütün işçi, emekçi, küçük esnaf ve mazlum  sınıfıdır. Dünyanın her yerinde iktidarlar, bir yandan pandemiyi durdurmak için önlemlere girişirken diğer yandan da “üretimin devamlılığı” adı altında işçileri, emekçileri işçi sağlığı ve iş güvenliğinin esamisi okunmayan koşullarda virüsle burun buruna çalıştırmaktan vazgeçmemiştir. Küresel sermayenin esiri olmuş, insan yaşamına önem vermeyen kapitalist ülkeler başta olmak üzere işçi sınıfının canıyla, kanıyla kazandığı bütün hakları yok sayarak Koronavirüsünden dolayı ilk feda edilen kitleyi ekonomiyi bahane ederek işçi ve emekçilerden yana belirlemiştir.  Uzun zamandır AKP iktidarı tarafından yönetilen ülkemizde de bu “feda etme” pratiği, ne yazık ki işçi sınıfından yana sürdürülüyor.  AKP bu süreçte ekonominin önceliklerini özellikle vurgulandı, tam karantinaya geçişin imkânsızlığı ekonomik gerekçelerle açıkladı. Bu yüzden koronavirüs vakalarının yoğun yaşandığı sanayi kentlerimizin oluşturduğu büyük şehirlerde tatil günlerinde halkımız evde, diğer günlerse virüs tatilde! Market işçileri, kargo çalışanları, fabrikalarda, inşaatlarda, atölyelerde çalışmaya devam eden, daha doğrusu çalışmaya mecbur bırakılan yüz binlerce emekçimiz var. Ekonominin öncelikleri karşısında işçi sınıfı, “feda edilebilenler” kapsamında. Bu güne kadar AKP iktidarının Koronavirüsünün yol açtığı ekonomik sorunlarla mücadele kapsamında aldığı kararların nerdeyse tamamının ülkemizin kaynaklarını sömüren bir gurup iş adamına ve sektörlerine yönelik olduğunu su götürmez bir gerçek. Birkaç örnek vermem gerekirse Konut satışlarına yönelik kararın bu süreçle ilgisinin bulunmadığı, inşaat sektörünün canlandırılmaya çalışıldığı, “Muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin Nisan, Mayıs ve Haziran ödemelerini 6’şar ay erteleme” maddesinde belirtilen sektörlerin ekonomik yaşamın ve sektörlerin bütününü kapsamadığı,  Halka “evlerinizden çıkmayın” denilirken “Konaklama vergisinin Kasım ayına kadar uygulanmayacağı”, “İç havayolu taşımacılığında 3 ay süreyle KDV oranının yüzde 18’den yüzde 1’e indirileceği”nin ifade edilmesi, Koronavirüs salgınından korunmada gerekli olan “Sosyal Mesafe ve İzolasyon” uygulamasıyla açık bir çelişki oluşturduğu söyleyebilirim.  AKP İktidarından ve iktidarın ilimizdeki yetkililerinden ülkemiz ve başta emekçi yurttaşlarımız adına beklentimiz nettir. Belli bir sermayenin çıkarlarını gözeterek işçilerin yaşamlarına mal olan uygulamalardan vazgeçilmeli. İşçinin, emekçinin, esnafın, küçük yatırımcının, çiftçinin bu süreci en sağlıklı ve geçim kaygısı yaşamadan atlatması sağlanmalı. Halkının yanında olmak için var gücüyle çalışan, bütün imkanlarını seferber eden başta Bolu Belediyemiz olmak üzere CHP’li Belediyelerin üzerindeki baskı kaldırılmalı. 1 Mayıs vesilesiyle bir kez daha söylüyoruz: İşçiler, emekçiler geleceğimizdir, umudumuzdur. İşçilerin maruz kaldığı hak gasplarına, hayatlarına mal olan koşullara karşı ses yükseltmek, geleceğimize sahip çıkmak demektir. Sendikal ve Sosyal güvenlik haklarının eksizsiz güvence altına alındığı Aklın ve Bilimin öncülüğünden insan onuruna yakışır bir iş ve yaşam istiyoruz. Bugün Türkiye'nin büyük şehirlerinde ve ilimizde  CHP'li belediyeler ile yeşertilen umut bu geleceğe sahip çıkma iradesinin ürünüdür. Gelin hep birlikte hayatlarımıza kast eden, yaşamlarımızı çalanlara karşı emeğin sesini yükseltelim, haklarımızı alalım, yaşanabilir bir düzen için beraber, yan yana mücadele edelim!  Yaşasın 1 Mayıs!"

 




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER SİYASET HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları