120x600

Alemdar inşaat

17-03-2019 EĞİTİM

Eğitim –İş ‘in dostluk yemeğinde önemli mesajlar verildi

Eğitim- İş Sendikası Bolu Şubesi dün Soylu Otelde yüzlerce kişinin katıldığı dostluk ve kardeşlik yemeği düzenledi.

Eğitim –İş ‘in dostluk yemeğinde önemli mesajlar verildi
Bİ tur

Eğitim- İş Sendikası Bolu Şubesi dün Soylu Otelde yüzlerce kişinin katıldığı dostluk ve kardeşlik yemeği düzenledi.  Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım’ın da katıldığı yemeğe CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu başta olmak üzere ilimizin önde gelen birçok STK ve kurum yetkilisi katıldı. Yemeğin açılış konuşmasını yapan sendika sekreteri Hayati Dede böyle anlamlı bir günde bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadıklarını vurgulayarak; “Esas olan Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği Laik, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti doğrultusunda çağdaş bir eğitim anlayışını yaşama geçirmektir. Eğitim- İş bunun için elini taşın altına koymaya hazırdır. Bunun için mücadele vermektedir” dedi.

 

 

Gecede bir konuşma yapan Eğitim –İş Bolu il temsilcisi Hülya Çınar “ Gazi Mustafa Kemal Atatürk hepimizin idolü, biliyorsunuz ülke kalkınmasında en büyük görevi ‘ sizin eseriniz olacaktır’ diyerek öğretmenlere vermiştir. Bizler Eğitim-İş’li öğretmenler olarak bu görev ve sorumluluğumuzu üzerimize alıyoruz ve bunun için ‘ne gerekiyorsa yapmaya hazırız ‘ diyoruz. Ayrıca Bolu il temsilciliğimize bağlı eğitim iş üyelerinin her durumda her zaman ne olursa olsun sendika olarak arkanızda olduğumuzu ve yapılacak ne varsa yapmaya hazır olduğumuzu söylüyorum. Bunu söylerken Sayın genel başkanımdan da güç alıyorum” dedi.

 

 

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım ise yaptığı konuşmada sendikalarının önemine dikkat çekti. Yıldırım;   “Bugün önemli bir gün. Öğretmen okullarının kuruluş yıldönümü. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde ülkelerin gelişimini sağlayan tek bir şey vardır. Sadece ve sadece eğitimdir. Eğitimi çağdaş bir noktaya çıkarmanın tek yolu vardır.  Bunun yolu Bilimsel, çağdaş laik, eşit, demokratik, parasız bir eğitim hakkını ülkemizin tüm çocuklarına tüm coğrafyasında mutlaka eşit bir şekilde sunmaktan geçmektedir.Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını, egemenliğini, ulus ve ülke bütünlüğünü, laik düzeni, demokratik ve ulusal eğitim değerlerini korumak ve sonsuza kadar yaşatmak için 17 Ekim 2005 tarihinde kurulan Eğitim-İş, eğitim çalışanlarının, tüm emekçilerin, günden güne yoksullaşan halkımızın ve karanlığa sürüklenen ülkemizin umudu haline gelmiştir. Eğitim-İş, yüz yıllık sendikal mücadele geleneğimizden ders alarak yoluna devam etmektedir. Bugün Encümen-i Muallim’den, TÖS’ten, TÖBDER’den devraldığımız kültür, birikim ve cesaretle, Köy Enstitüleri ile Fakir Baykurt’un yurtsever ve mücadeleci ruhunu birleştirerek yeniden kurduğumuz Eğitim-İş’imizi, Edirne’den Van’a, Hatay’dan Sinop’a yurdumuzun dört bir tarafındaki eğitim çalışanlarıyla kucaklaştırdık.  17 Ekim 2005’ten bugüne emeğimiz ve geleceğimiz için canımız pahasına mücadele ettik.  Laik, demokratik, bilimsel ve kamusal eğitimin askıya alınmaya, Cumhuriyet eğitim sisteminin ve oluşturduğu kültürün tasfiye edilmeye çalışıldığı, Atatürk devrim ve ilkelerinin yok edilmek istendiği bir süreçte Eğitim-İş, sınıf mücadelesini hatırlatan bir başkaldırı olarak tarih sahnesindeki yerini tekrar almıştır: Eğitim-İş, siyasi iktidara karşı yürütülen muhalefetin demokratik ve meşru mücadeledeki en önemli direnç merkezi haline gelmiştir. Örgütümüz emek, demokrasi, özgürlük ve ülkeye sahip çıkma mücadelesinin hep içinde, hep önünde olmuştur.  Eğitim-İş’in kuruluş gerekçelerinden birisi de, yetkin olmayan kadroların eline terk edilen gerici eğitim siyasetinin yarattığı yıkımı en aza indirmek, eğitim çalışanlarını içine düştükleri karamsarlıktan çıkarmaktır. Sendikamızın bu arayış üzerinde yükselen hukuk mücadelesi, soluksuz ortaya koyduğu başarılı çalışmalarla kamuoyunun büyük takdirini toplamıştır. Mücadelemiz, Milli Eğitim Bakanlığı’na sayısız defalar geri adım attırmış, bu yolla on binlerce mağdur eğitim çalışanının sorunlarına çözüm üretilmiştir. Kuruluşumuzdan bugüne işkolunda hukuk mücadelesinin önderliğini yaparak yüzlerce hukuksuzluğu etkisiz kılmanın, bu yolla işkoluna mücadele heyecanı aşılamanın gururu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Yüz yıllık emek ve aydınlanma mücadelesinin “biricik” mirasçısı olduğumuzun bilincindeyiz. Mücadele ruhumuz, ırkçının, bölücünün, gericinin devlete ya da sokağa egemen olduğu her dönemde halkımızın üzerine güneş gibi doğmuştur. Eğitim-İş, Büyük Önderi’nin ulusuna güzel günler gösterme hayalini asla ortada bırakmayacaktır. Eğitim-İş tabelası var olduğu sürece, Cumhuriyetin eğitim kurumlarında, aydınlanma devrimlerine savaş açanlara meydan okuyacak namuslu bir soluk da mutlaka var olacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da emeğimize ve ülkemize yönelik her saldırı, karşısında sarsılmaz bir kale gibi Eğitim-İş’i bulacaktır” dedi.

 

 

 

 

Gece sonunda gerçekleştirilen Tango gösterisi yoğun alkış aldı ...

 

 

 

 




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER EĞİTİM HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları