120x600

Alemdar inşaat

18-04-2019 GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan; ' Elimizde bir tas çorbamız varsa mülteci kardeşlerimizle paylaşarak yolumuza devam edeceğiz'

Memur-Sen Konfederasyonunun düzenlediği Uluslararası İşin Geleceği: Tehditler ve Fırsatlar Konferansı ile Genel Merkez Hizmet Binası açılışına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan Mülteciler konusunda açıklamalar yaptı. Erdoğan; "Her ne kadar Türkiye’nin ana muhalefetinin başındaki ‘Ben Suriyelileri tekrar ülkesine göndereceğim’ demişse, Bolu’da seçilen belediye başkanı oradaki Suriyelileri ‘Ben bunlara bir tas çorba vermem, buradan gönderirim’ demişse de biz onları da onların eline bırakmadan hükümet olarak valiliklerimiz kanalıyla aynen yedirmeye, içirmeye, giydirmeye devam edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan; ' Elimizde bir tas çorbamız varsa mülteci kardeşlerimizle paylaşarak yolumuza devam edeceğiz'
Bİ tur

Memur-Sen Konfederasyonunun düzenlediği Uluslararası İşin Geleceği: Tehditler ve Fırsatlar Konferansı ile Genel Merkez Hizmet Binası açılışına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Memur-Sen’in kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan’ı anarak başladı. Türkiye’nin son yıllardaki tüm demokrasi hamlelerinde Memur-Sen’in hep kritik rol oynadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Şubat’ta olduğu gibi demokrasinin askıya alındığı dönemlerde darbeleri meşrulaştırıcı görev üstlenen sendikal gelenekten Türkiye’nin kurtarılmasında Memur-Sen’in ciddi katkıları olduğunun altını çizdi. Sırtını vesayet odaklarına dayayan sendika ağlarının siyasetçilere ayar verdiği kötü günlerin geride kaldığını kaydeden Erdoğan, Türkiye’de ideolojik sendikacılığın yerini temel hedefi emekçilerin hak ve imkanlarını güçlendirmek olan yeni bir sendikal anlayışın aldığını belirtti. Erdoğan, “AB sürecimize destek veren, Kudüs’ün hakkını savunan, ihtiyaç sahiplerine el uzatan, kritik dönemlerde vesayetçiler yerine milli iradenin yanında saf tutan Memur-Sen ülkemiz için önemli bir kazanımdır” diye konuştu.

 

 

 

 

Biz hiçbir zaman yapılacak bu zulümlere tribünden seyirci olmayız”

31 Mart seçimleri sonrasında el değiştiren bazı belediyelerde Memur-Sen üyelerine baskılar yapıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “31 Mart itibariyle tamamlamış olduğumuz seçimlerden sonra bazı belediyelerdeki gelişmelerden rahatsızlık duyma gibi veya o bulundukları yerde mücadelelerini kararlı bir şekilde sürdüremeyenler sebebiyle Memur-Sen camiasının asla rahatsızlık duymaması gerekir. Şunu unutmayın, insanoğlu hem cahildir hem zalimdir. Bir yere kadar menfaatleri ile beraber hep yürür. Ben Memur-Sen camiasının bu seçimler sebebiyle ortaya çıkan tabloda bulundukları yerlerde dimdik duracaklarına inanıyorum. Ne yapacak sana, seni makamından mı alacak alsın, seni memurluktan atamaz. 657 denilen bu yasa sizi güçlü bir şekilde koruma altına almıştır. Bu yollara tevessül edenler karşısında arkanızda kapı gibi bir Memur-Sen camiası var. Bu ülkede şuanda bir hükümet var, biz hiçbir zaman yapılacak bu zulümlere tribünden seyirci olmayız. Yapılması gereken neyse onu da yaparız. Bütün yargı ve yürütme mekanizmalarını her halükarda başta Memur-Sen olmak üzere yürütmek durumundayız. Ben yürütmenin başıyım, yasamanın başı ise genel başkanı olduğu partimin bir mensubudur. Bütün bu imkanlarımızla eğer bir zulüm varsa bu zulmün karşısında durmak bizim için en önemli görevdir. Memur-Sen camiası mensupları yerlerinde dimdik durmalı, kendilerine ‘sendikanı değiştir’ diyenlere dik duruşları ile diklenmeden yerini korumalıdır” ifadelerini kullandı.

 

 

"Financial Times, 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’yi sen tanıdın mı?"

 

Türkiye’nin son yıllarda uluslararası boyutu da olan çok yönlü bir karalama kampanyasına maruz kaldığını kaydeden Erdoğan, “Ülkemdeki ekonomik durumla alakalı Batı dünyasının belli kesimleri tüm medya organları ile adeta ekonomimizi çökmüş, bitmiş gibi göstermenin gayreti içine giriyor. Ne yaparsanız yapın, hangi başlıkları atarsanız atın, Türkiye dimdik ayaktadır, güçlenerek yoluna devam edecektir. Bu medyaya, bu paçavralara artık biz alıştık. Her zaman bunlar bu başlıkları atacaktır. Biz yolumuza devam edeceğiz. Financial Times böyle yazmış, sen ne yazarsan yaz, benim ülkemin durumu ortada. Alışacaklar, Türkiye’nin gücünü kabullenecekler. Her zaman bu başlıkları attılar. Bundan sonra da atacaklar. Bunlar yeri gelir madalya dağıtırlar, yeri gelir bu tür başlıklar atarlar. Ülkemizdeki durum ortada. Güçlü bir şekilde yoluna devam etmektedir. Suriye, Filistin, Yemen, Mısır meselelerindeki ilkeli duruşumuz yanında, yükselen İslam düşmanlığı konusundaki duyarlılığımızın ülkemiz aleyhine yürütülen bu kampanyanın asıl sebebi olduğunun farkındayız. Küresel adaletsizlikler konusunda biz sesimizi yükselttikçe saldırıların dozu artıyor. Biz terörle mücadele ve mülteciler meselesindeki çifte standarda dikkat çektikçe aleyhimizdeki haberlerin sayısı katlanıyor. Financial Times, 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’yi sen tanıdın mı? Senin ülkende şuanda ne kadar mülteci var, hadi bir de onu haber yap bakalım. Biz 4 milyon mülteciye ev sahipliği yaparken, kimsenin doğru dürüst desteği olmadan şu ana kadar harcadığımız 35 milyar dolardır. AB’nin bize verdiği destek, 6 milyar euro söz verdiği halde gelen sadece 1 milyar 750 milyon eurodur. Verdikleri söz 6 milyar euro. Bunlarda dürüstlük yok ama yalan bol. Onlar öyle yapacak, biz doğrusunu yapacağız. Bu ülkemizdeki 4 milyon mülteciyi de acaba bir yerden destek gelir mi diye beklemeyeceğiz. Elimizde bir tas çorbamız varsa mülteci kardeşlerimizle paylaşarak yolumuza devam edeceğiz. Her ne kadar Türkiye’nin ana muhalefetinin başındaki ‘Ben Suriyelileri tekrar ülkesine göndereceğim’ demişse, Bolu’da seçilen belediye başkanı oradaki Suriyelileri ‘Ben bunlara bir tas çorba vermem, buradan gönderirim’ demişse de biz onları da onların eline bırakmadan hükümet olarak valiliklerimiz kanalıyla aynen yedirmeye, içirmeye, giydirmeye devam edeceğiz. Biz ensar olmaya talibiz, muhacirleri yolun ortasında asla bırakmayız” şeklinde konuştu.

 




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları