120x600

Alemdar inşaat

18-12-2014 SPOR

ÇETİNER’İN FUTBOL KARİYERİ

Kars’ın Sarıkamış ilçesinde soğuk bir kış gününde evlerinde soba yanmamıştı. Öğretmen olan babası Ahmet Bey, maaşını hemen daha o gün almıştı ama alır almaz da elinde avucunda bir şey kalmamıştı. İlk defa o gün görmüştü küçük Çetiner babasının gözlerinin yaşardığını. Baba Ahmet Bey yaşlı gözlerle evlatlarını kucaklamış, ‘’Üşüyorsunuz biliyorum, başkalarına tuttuğum ışık, bugün sizleri aydınlatmaya ve ısıtmaya yetmiyor, ancak bir gün muhakkak sizleri de ısıtacak’’ demişti.

ÇETİNER’İN FUTBOL KARİYERİ
Bİ tur

Birçok körpe beyni, aydınlatmanın sevinciyle avunan Ahmet Bey, 6 nüfus olan ailesini hayatın ‘’çetin yolları’’ndan geçirdi. Çetiner Erdoğan’ı Bolu’daki yatılı Öğretmen Okulu’na öğrenci olarak verdi. Çetiner okulda, liseler arası futbol turnuvalarında futbol oynarken Bolusporlu yöneticilerin dikkatini çekti. Boluspor’un antrenmanlarına çıkmaya başladı,

  

Bolu Öğretmen Okulu’nu bitirip diplomasını aldığı yıl, tayini Bolu’daki Çakmaklar Köyü İlkokulu’na çıktı. Aynı sene Bolusporlu yöneticiler de profesyonel imzayı kendisine attırarak 8 bin liraya Çetiner’i takıma kazandırmışlardı.

    

Bir Mobilet aldı kendisine, çok sevdiği öğretmenlik görevi için motor bisikletiyle Çakmaklar Köyü İlkokulu’na gidiyor, en az öğretmenlik kadar sevdiği futbol için de Bolu’ya dönüp antrenmanlara katılıyordu. Kısa zamanda Boluspor’un yıldızı oldu, çok çalışıyordu, A Milli takıma kadar yükseldi, çalıştı, hep çalıştı.

   

Ve bir gün Bolu’da genç bir kıza gönlünü kaptırdı… Şenay Menekşe’ye aşık oldu ve dönemin Bolu’nun milyonerlerinden olan rahmetli İsmail Menekşe’nin damadı oldu. Bu Evlilikten iki kız çocuğu Elif ve Eda dünyaya geldi.

   

HEM FUTBOL HEM ÖĞRETMENLİK

 

Çetiner Erdoğan futbol yaşamı ve öğretmenlik yaptığı dönemde yine de çalışmasını hiç bozmadı. Çakmaklar Köyü İlkokulu’na gene o Mobiletiyle gidip ders verdi, Bolu’ya aynı Mobiletle döndü, antrenmanlara katıldı. Öğretmenlikten ayrılmamasının gerekçesini babasının bir anısı ile bizlere şöyle anlattı: ‘’Günün birinde bir bey gelip rahmetli babamı bulur ve elini öper. Babam o beyle bir süre muhabbet ederek konuşmuştu. O beyle vedalaştıktan sonra, beyin arkasından gözyaşlarını saklayamamıştı gene bizlerden. Kendisine baktığımda bana dönerek, ‘Evlat, bak şu biraz evvel konuştuğum bey benim talebemdi. Şimdi bir şirkette Genel Müdür olmuş. Hani siz küçükken hatırlarsanız zor günler geçirdiğimiz dönemlerde demiştim, verdiğimiz ışık bizi aydınlatmıyor, başkalarını aydınlatıyor diye. Şu Genel Müdürün gelip beni bulması, elimi öpüp helallik istemesi… Bunun ne büyük mutluluk olduğu kolay anlatılamıyor evlat’ dedi. Bu yaklaşım ve anı beni hep çalışmaya, devamlı çalışmaya ve başarmaya motive etti.’’

TRANSFER TEKLİFLERİ

 

Bolu’nun tanınmış ailelerinden Menekşe’lerin kızıyla evli olan Çetin, futbolculuk dönemlerinde Beşiktaş, Fenerbahçe ve Adanaspor gibi birçok büyük kulübün transfer listesinde bulunmuş. Hatta Beşiktaş yönetimi kendisine bir sonraki sezon için bir yıllık ücret ödemeyi bile taahhüt etmiş. O dönemde futbolcu kaçırma modası zamanlarında kendini Adana’ya bile kaçırmışlar. Fenerbahçe teklifte bulunmuş, düşünmek için zaman vermiş. Ancak eşi ve eşinin ailesi hep Bolu’da kalması için baskı yapmışlar Çetin’e. En başarılı dönemlerinde her sezon başka takıma gidecek gözüyle bakılan Çetin, Boluspor’da kalarak on dört yıl boyunca Kırmızı-Beyazlı formayı büyük bir onurla taşıdı…

    

BİR GS MAÇI SONRASI ULUSAL BASINDAN SEÇMECE

 

Boluspor’u soldan taşıyan ve estiği bölgelerde enkaz bırakan fırtınaydı. Onu Milli Takım’a götüren sebep ya da meziyet, yukarıdaki tariftir. Sonra gelenler oldu Boluspor’a, 1.Lig ‘’Süper Lig’’ futbolundan değil, 3. Lig’den gelenlerdi bunlar.

  

Mustafalar, Necdetler, Şeytan Rıdvan’lar, Sercan’lar… O iyi keşfedilmiş becerikli çocuklar, Boluspor’a değişik bölgelerden kopan fırtınalar getirdi. Bu yeni fırtınalar ürkütmeye başladı diğer takımları, defansları… İşte bu süre Çetin’in karayel yanında lodos gevşekliğinde kaldığı dönemdir ve epey sürmüştür bu dönem. Şimdi yeniden uyanma, kabarma halindedir Çetin. Eski yıpratıcı fırtına gene belli yerden ama beklenilmez zamanda yeniden kopmuş, Galatasaray’ın sağ savunma kanadını ezip geçmiştir. Bu bir daha başlayıp yeniden uyanış Milli Takıma uzanacak yol olmayabilir, fakat öteki fırtınalarla eş değerde görev yapacak bir tahrip sinyalidir.

Boluspor ligin 2. yarı başlangıcında Çetin’in dirilişi ile bir kolu daha uzanan çok yumruklu boksör korkusu vereceğe benzer. Yeter ki rüzgarlar durmasın, yorulmasın, bıkmasın kollar…

  

 

Yarın 14 YILLIK FORMAYA VEDA röportajıyla Çetin Erdoğan'la yaptığımız bu nostaljik söyleşiyi noktalayacağız.




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER SPOR HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları