120x600

Alemdar inşaat

27-05-2021 BOLU

Bolu’nun Yarınları Emin Ellerde

Göreve başladığı günden itibaren Bolu Belediyesinde büyük bir fark yaratan Bolu Belediyesi Başkan Yardımcısı Asuman Şentürk Tekin, Bolu Objektif haber sitesine önemli açıklamalarda bulundu. “Amacımız Bolu için iyi şeyler yapabilmektir” diyen Tekin; “ Şu ana kadar aldığım tüm kararları vicdanen rahat bir şekilde aldığımı düşünüyorum. Kimsenin hakkını yemeden, kentimiz için güzel projeler üretmek, ilimizin geleceğinin planlanmasında doğru kararlar vermek istiyoruz. Bu noktada hakkaniyetli ve objektif, kanuna ve nizama uygun kararlar alıyoruz. Benim bu konuda en büyük şansım Sayın Başkanımız Tanju Özcan’dır” dedi.

Bolu’nun Yarınları Emin Ellerde
Bİ tur

Asuman Hanım, ilk kez 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisinden belediye meclis üyesi olarak seçilerek Bolu Belediye Meclisinde görev yapmaya başladınız. 2019 yılında yapılan yerel seçimlerde yeniden belediye meclis üyesi olarak seçilerek başarınızı perçinlediniz.  Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Asuman Şentürk Tekin kimdir?

Bolu Merkez doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi de Bolu’da tamamladım. Daha sonra Edirne’de Trakya Üniversitesi Mimarlık bölümünü bitirdim. Okulu bitirir bitirmez hemen Bolu’ya dönerek ofisimi açtım. İlk önce mimari proje çizimleri ile başladık. Daha sonra bu işlerimize müteahhitlik işleri de eklendi.  2 tane kooperatif bitirdik. Onun dışında da 3 tane Yap-Sat bitirdikten sonra 2014 yılında Cumhuriyet Halk Partisinden belediye meclis üyesi olarak seçildim. Akabinde de 2019 yılında yapılan yerel seçimlerde CHP’den Kontenjan adayı olarak meclise girdim. Daha sonra yapılan görevlendirme de önce imar komisyonu başkanlığı yaptım. Sonrasında da süreç başkan yardımcılığına geldi. Çalışmalarımız bu şekilde devam ediyor.   

 

 

“Benim bu konuda en büyük şansım Sayın Başkanımız Tanju Özcan’dır”

 

Bolu Belediyesi Başkan Yardımcısı olmadan önce İmar komisyonu üyesi ve başkanı olarak oldukça başarılı işlerin altına imzanızı attınız. Yıllara dayanan tecrübeleriniz doğrultusunda imar komisyonunun çalışmaları hakkında neler söylemek istersiniz?

İmar komisyonu başkanlığı belediyelerde can alıcı noktalardan birisidir. Sayın Başkanımız bunu ilk söylediğinde işin gerçeği çok tedirgin oldum. Tabi ki mimarlık yaptık, yıllara dayanan tecrübelerimiz var ama belediye içinde bunu yapmak bambaşka. Bu konuda elimden geldiğince bilgi almaya çalışarak araştırmalar yaptım.  Öncesinde ne kadar bilgimiz olsa da her zaman bu böyle gidecektir. O yüzden kendimi olabildiğince geliştirmeye çalıştım. Bu noktada hakkaniyetli ve objektif, kanuna ve nizama uygun kararlar alıyoruz. Benim bu konuda en büyük şansım Sayın Başkanımız Tanju Özcan’dır. Sayın Başkanımız imar komisyonu kararlarında kesinlikle bizlere herhangi bir yönlendirme yapmıyor. Bilakis hukukçu olmasından da yararlanıyoruz. Belli noktalarda ondan yardımda istiyoruz. Bize belli noktalarda yardım da ediyor. Arkadaşlarımızda bu konuda gayet tecrübeli. İmar komisyonu zaten bir ekip işi. Benim yapmaya çalıştığım kentimiz için genel manada doğru kararlar alarak ilerlemektir. Zaten son çıkan yasalarda genel kararlar almaya teşvik ediyor bizi. Yeni planlarımız var. Bu şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Amacımız belediye bünyesinde komisyona giren kararlarda herkesin içinin şu şekilde rahat olmasını sağlamak; -Bir şey uygunsa, oluyorsa oluyordur. Mümkün değilse geçmiyordur. Bunun altında başka bir şey aramaya gerek yoktur- güvenini insanlara verdiğimizi düşünüyorum. Elimizden geldiğince herkesin sorununu çözmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de önceliği Belediyeye ve Bolu’nun çıkarlarına veriyoruz. Bunları göze alıyoruz.

 

 

Bolu Belediye Başkanı Sayın Tanju Özcan ile oldukça uyumlu bir şekilde çalışıyorsunuz. Bu uyumlu çalışmalarınız ışığında önümüzdeki dönem için düşünceleriniz nelerdir?

 

Biraz öncede söylediğim gibi gayet uyumlu bir çalışmamız var. Ben bu konudaki uyumlu çalışmayı bizim alanımıza müdahale etmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Bu uyumda Başkanımızın etkisi çok büyük. Bütün fikirlerimize açık, bizleri sonuna kadar dinliyor. Bize herhangi bir konu geldiğinde hemen hemfikir olamıyoruz. Yeri geliyor biz düşüncelerimizi söylüyoruz, yeri geliyor başkanımız düşüncelerini aktarıyor. Sonra hep birlikte bakıyoruz ve hangisi mantıklı geliyorsa doğruyu bulmak adına ortak noktada birleşiyoruz. Sayın başkanımız gerçekten çok donanımlı ve fikirleri olan bir insan. Ondan bir talep geldiğinde önyargısız bir şekilde bu fikirlerin doğruluğunu araştırıyoruz. Olabilir mi? Olamaz mı? Bolu’ya bir katkısı var mı? Doğru bir karar mı?  gibi. Sonrasında hep birlikte bunu araştırıp ondan sonra karar veriyoruz. Herhangi bir baskı olmadığı içinde ortaya doğru sonuçlar çıkıyor. Bu durum bizi otomatik olarak uyumlu hale getiriyor.  Daha önce belirttiğim gibi hukuksal anlamda da kendisinin çok desteğini görüyoruz. Özellikle ve özellikle kendisi çok vurguluyor ; “ Yaptığınız her işte işin detayına inin. Doğru karar çıksın. Prosedüre, kanuna ve nizama uygun olsun.” Zaten bunu da dedikten sonra bizim işlerimiz kolaylaşıyor.

 

 

“Güven verdiğimiz ve objektif olduğumuz içinde gönül rahatlığıyla ‘bu olur ya da bu olmaz’ diyebiliyorum”

 

Hem CHP’nin hem de belediye meclis üyeleri arasında en sevilen ve takdir edilen isimlerin başında geliyorsunuz. Söz konusu yoğun ilginin sebebini neye bağlıyorsunuz?

 

Böyle bir izlenim edindirebildiysem ne mutlu bana… Gerçekten çok teşekkür ederim. Bu sizlerin güzel görüşleri. Hepsi bizim belediye meclis üyesi arkadaşlarımız var, kardeşlerimiz var ve ağabeylerimiz var. İşin açıkçası bunu yapmak için özel bir çaba harcadığımı söyleyemem. Kendiliğinden oluşan bir ortam ve atmosfer oldu. Yalnızca kendi meclis grubumuzda ki arkadaşlarımız değil diğer meclis grubundaki arkadaşlarımızla da aramız gayet iyi. Bolu küçük bir yer. Hepimiz birbirimizi tanıyoruz. Birçoğuyla ben meslek hayatıma beraber başladım. Güven verdiğimiz ve objektif olduğumuz içinde arkadaşlar herhangi bir sorunlarını dile getirdiklerinde ben gönül rahatlığıyla “bu olur ya da bu olmaz” diyebiliyorum. Çünkü onlar benim zaten amacımı biliyorlar. Komisyonumuzun ve komisyondaki arkadaşlarımızın da amacını biliyorlar. İçleri bu yönde de rahat olduğu için herhangi bir talep noktasında “olmaz” dediğimiz de bir sıkıntı yaşamıyoruz. Talepleri de hiçbir ayrım yapmaksızın muhalefet olsun, kendi meclis üyesi arkadaşlarımız olsun objektif bir şekilde değerlendirdiğimiz için süreç rahatlıkla ilerliyor. Bu durumunda bizi sevilen bir insan haline getirdiğini düşünüyorum.

 

 

 

"Değerli meslektaşlarımın böyle düşünmeleri beni ayrı derecede onurlandırdı ve gururlandırdı”

 

Göreve yeni atandığınız zaman Bolu Mimarlar Odası yönetim kurulu üyeleri size bir tebrik ziyareti gerçekleştirmişti. Sizin yukarıda sarf ettiğiniz tümceler gibi ifadelerde bulunmuşlardı. Bolu Mimarlar Odasının sizinle gurur duyduğunu açıklaması hakkında ne söylemek istersiniz?

Sonuçta hepsi meslektaşlarım benim. Onlarında içtenlikle gelerek beni tebrik etmeleri mutlu etti. Ben piyasadaki mimarlarımızın da sıkıntılarını yakından biliyorum. Mimarlar odası başkanımız ile çalışmalarımız uyumlu gidiyor. Arkadaşlarımızın sorunlarını biliyoruz. Bu sorunları gidermek için girişimlerde de bulunuyoruz. Oturuyoruz, konuşuyoruz. Bir dönem Bolu mimarlar odası çok etkindi. Daha sonra etkinliği giderildi. Bilakis ben odalarımızın etkin olmasını çok istiyorum. Çünkü odalarımızın etkin olduğu dönemlerde o grubun içersindeydim. Onun gururunu ve tadını çok iyi biliyorum ve diğer odalarında geçmişte olduğu gibi aynı etkinliğine ve gücüne kavuşmalarını istiyorum. Bunu da kendilerine belirttim hatta dedim ki; “Buralar geçici yerlerdir. Ben her zaman buradayım. Ben buradayken yapabileceğimiz ne varsa yapalım. Odalarımızın, meslektaşlarımızın ve sektörün sorularını giderelim” dedim. Bu konuda gerçekten samimiyim. Başkanımızın da bu konuda destekleri var zaten. Biliyorsunuz gelir gelmezde bu konuda bir protokol imzalanmıştı. Bu konudaki çalışmalarımız devam ediyor. Değerli meslektaşlarımın böyle düşünmeleri beni ayrı derecede onurlandırdı ve gururlandırdı.

 

 

Bolu Belediyesi Personeli tarafından ne kadar sevildiğinizi çok iyi biliyoruz. Göreve başlamanızın üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen bu ilginin nedenini neye bağlıyorsunuz?

 

 Aslında bunu insanın kendisinin söylememesi lazım ama personelim tarafından seviliyorum diyebilirim. Öyle olduğunu düşünüyorum. Gerçekten de personelimi önemsediğimi söyleyebilirim. Belli şeyler dışarıdan görüldüğü gibi olmuyor. Vatandaşlarımız geliyorlar. Bir talepte bulunuyorlar. Olmayacak bir şeyse benim personelimde güzellikle anlatıyor. Anlatılmadığı durumlarda ise bu her yerde olabilir. Kendileriyle güzelce konuşuyorum. Üsluplarının nasıl olması gerektiğini, vatandaşlara tavırlarının nasıl olması gerektiğini ve nasıl açıklamaları gerektiğini söylüyorum. Vatandaşlarımıza da herhangi bir talepleri olduğunda olabilecek bir şeyse herkes yardımcı olmaya çalışıyor ama olamayacak bir şeyse de neden bunun yapılmayacağını güzel bir dille anlatıyoruz. Biraz orada personelle vatandaşı karşı karşıya getirmeden konuları çözmeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın % 90’nı da güzelce anlattıktan sonra bunu anlayışla karşılıyorlar. Çünkü bizim emin olun sorunları giderme noktasında ne kadar çırpındığımızı görüyorlar. Personelimize her zaman şunu diyorum; “İnsanız bazı hatalarımız olabilir ama bilinçli hatalar yapmayalım. Kesinlikle kendilerini de tehlikeye atmasınlar vatandaşa da yardımcı olmaya çalışsınlar. Her şey olurunda gitsin, kanuna ve nizama uygun bir şekilde hak yemeden gitsin. Önemli olan yarın buralardan gittiğimizde ve dönüp arkamıza baktığımızda kimsenin vebalini almayalım. İçimiz rahat bir şekilde arkamıza bakabilelim.” Dediğim gibi bugün oluruz yarın olmayız. Yarın belki ben yeniden iş hayatıma geri dönebilirim. Personelinde insanların yüzüne bakabilme durumunun olması gerekir. Bu noktada da personelimizin her zaman yanındayız. Zaten onları sahiplenme duygusu kendiliğinden gelişen bir şey. Belki de bayan olmanın verdiği avantajlardan biri bu ama tatlı-sert olmakta da fayda olduğunu düşünüyorum. İşini yapana da işini yaptığı ölçüde değerini vermek gerekiyor.

 

 

“Şu ana kadar aldığım tüm kararları vicdanen rahat bir şekilde aldığımı düşünüyorum”

 

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Amacımız Bolu için bir şeyler yapabilmektir. Emin olun kolay bir şey değil. Şu ana kadar aldığım tüm kararları vicdanen rahat bir şekilde aldığımı düşünüyorum.  Kimsenin hakkını yemeden kentimiz için güzel projeler üretmek, ilimizin geleceğinin planlanmasında doğru kararlar vermek istiyoruz. Bu yüzden çevremizi geliştirdik. Dışarıdan da yardım alıyoruz. Daha profesyonelce gözlerle bakılmasını istiyoruz. Bu konuda sürekli görüşmeler yapıyoruz. Yeni projelerimiz var. Bolu’nun çeşitli yerlerinde çehresine yakışan yeni alanlar düzenliyoruz. Merkezimizde özellikle yeni bir revizyon yapma düşüncemiz var. Bunlar hem maddi hem de hukuksal anlamda belli bir noktaya geldikten sonra olabilecek şeyler. Bunun artık altyapısını yapmaya çalışıyoruz. Umarım Bolu halkının güvenine layık oluruz. Makamımızda onlara mahcup olmadan doğru kararlar alırız. Tek temennimiz bu.

 

 




HABERE YORUM YAZIN

DİĞER BOLU HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları