120x600

Alemdar inşaat

01-08-2023 EĞİTİM

BOLU’NUN EN NİTELİKLİ KURS MARKASI; ‘KÖK KURS’

“KÖK Kurs” kurucu müdürü Kerem Özdemir, ilimiz eğitim dünyasında çığır açan mizaç odaklı rehberlik anlayışının ayrıntıları hakkında önemli değerlendirmeler yaptı.

BOLU’NUN EN NİTELİKLİ KURS MARKASI; ‘KÖK KURS’
Bİ tur

KÖK Kurs”  çok kısa bir sürede ilimizin en nitelikli ve en çok tercih edilen kurs markası haline geldi.  “KÖK Kurs” kurucu müdürü Kerem Özdemir başarılarının asla tesadüf olmadığını vurgulayarak; ”Ergenlik çağına giren çocukların duygusal değişimler yaşadığını hepimiz biliyoruz, fakat her çocukta bu değişimin farklı varyasyonlarla ortaya çıktığının farkında değiliz. KÖK Kurs olarak bu farklılığın önemini bilmekteyiz. Eğitim sistemimizi ve rehberlik anlayışımızı bu doğrultuda uygulamaktayız. KÖK Kurs olarak Bolu'da mizaç odaklı rehberlik anlayışının kurucusu olmaktan dolayı heyecan ve gurur duyuyoruz” dedi.

“KÖK Kurs” kurucu müdürü Kerem Özdemir, Bolu Objektif haber sitesine verdiği özel röportajda başarılarının kodlarını şu şekilde açıkladı;

 

Özel Eğitim Kurumlarında Kalite ve Sürdürülebilirlik

 

Eğitim ve öğretimin birçok tamamlayıcı paydaşı bulunmaktadır. Bu paydaşlar, kurum çeşitlerine bağlı olarak sayıca değişebilir. Genel olarak, tüm kurumları ilgilendiren başlıklar üzerinde duracağız. İlk olarak, özel eğitim kurumlarında öğretmenler ve diğer çalışan personel en önemli paydaşlardır. Çünkü öğretmenler tarafından uygulanan ve yöneticilerle birlikte organize edilen bir yapı, başarının takım çalışmasıyla ortaya çıkmasını sağlar. Organizasyonda görevli her kişinin alanında uzman, yüksek enerjili, yenilikçi, çözüm odaklı ve iletişim becerilerine sahip olması son derece önemlidir. Bu sayede organizasyon, tek bir vücut gibi hareket edebilir. Özel eğitim öğretim sektörü, hizmet sektörü olarak kabul edilse de diğer hizmet sektörlerinden ayıran önemli farklılıklar söz konusudur. Öncelikle veliler, hayatlarındaki en değerli varlıklarını özel eğitim kurumlarına teslim etmektedir. Kurumların bu bilinçle hareket etmesi son derece önemlidir. Öte yandan, öğrenciye sunulacak hizmet öncelikle veliye vaatlerle başlamaktadır. Bu vaatlerin gerçekleştirilmesi, geçmiş yıllarda yapılan çalışmalara dayanarak garanti olarak sunulmaktadır.

 

 

“Öğretmenlerin birbirleriyle uyumu ve iş birliği, öğrencinin başarısında en önemli etkendir”

 

Kurumlar, var olan bir sistem veya yapıyı anlatarak öğrenciye eğitim ve öğretimi aktarmaktadır. Bu noktada, yönetici yetenekleri ve tecrübeleri devreye girmektedir. Çünkü organizasyon ne kadar kusursuz olursa olsun, bunu yönetecek ve sürdürülebilir kılacak olan yöneticidir. Yöneticilerin oluşturduğu eğitim kadrosunu genel olarak değerlendirmek ve gözden geçirmek gerekmektedir. Kadronun tecrübesi önemli bir faktördür; ancak daha da önemlisi, yöneticinin yetenekleriyle tecrübeyi doğru yerde ve zamanında kullanabilmesidir. Ayrıca, yöneticinin oluşturduğu kadroda yer verdiği öğretmenlerin birbirleriyle uyumu ve iş birliği, öğrencinin başarısında en önemli etkendir. Kadronun bir araya gelmesini ve alanında uzman bir kadro olmasını güçlendiren faktörlerden biri, sürekli eğitimlerdir. Çünkü sürekli öğrenen öğretmen her zaman en iyi öğretendir. Öğretmenlerin kurumlarda mesleki gelişim alanlarına fırsat verilmesi, doğru geri bildirimlerin sağlanması, liyakate dayalı terfi ve görevlendirmelerin yapılması, öğretmenin kurumsal motivasyonunu artırarak kurumsal aidiyetini güçlendirecektir. Öğrencilerin eğitim-öğretim süreçlerinde kullanacakları yazılı ve matbu materyallerin yanı sıra öğrenmeyi hızlandıran, öğrenme süresini kısaltarak destekleyen teknolojik araçlar da verimli bir eğitim süreci için önemlidir. Teknolojik materyallerin ve kaynakların öğrenci seviyesine uygun olması, öğrenci ve veli tarafından kolaylıkla takip edilebilmesi, öğretmenler tarafından pratik bir şekilde kullanılabilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, sadece gösterişli bir vitrin ürünü olmaktan öteye geçmeyecektir.

 

 

“Doğru ve tamamlanmış akademik başarı, öğrencinin özgüvenini artırır…”

 

Eğitim ve öğretimde teknolojinin gelişmesiyle birlikte eğitim teknolojisinde birçok yenilik öğrenme stillerine katkı sağlamakta ve eğitimcilerin işlerini kolaylaştırmaktadır. Aynı zamanda, öğrenci takibini daha hızlı, zamanında ve güvenilir bir şekilde yapabilmemizi sağlamıştır. Ölçme değerlendirme sürecinde verilerin doğru kullanılması ve işlenmesi sayesinde öğrenciye daha hızlı geri bildirim verilebilir hale gelinmiştir. Bu sayede öğrencinin hangi konuya veya derse daha fazla odaklanması gerektiği zamanında tespit edilebilir ve yeni konuya geçmeden önce eski konunun tamamlanması mümkün olur. Doğru ve tamamlanmış akademik başarı, öğrencinin özgüvenini artırırken, velinin de kuruma olan güvenini pekiştirecektir. Genel olarak, doğru ve uygulanabilir bir sistemi olan kurumlar, öğrencilerine en fazla katkıyı sağlayan ve en verimli öğrenmeyi destekleyen kurumlar olacaktır. Veliler, bahar ve yaz dönemlerinde öğrencilerine iyi bir eğitim fırsatı sunabilmek için özel eğitim kurumlarıyla görüşmelere başladıkları dönemdir. Bu süreçte, velilere bazı tavsiyelerde bulunarak kurum tercihlerinde göz önünde bulundurmalarını önerebiliriz.

 

 

“Mutlu öğrencilerin kaynağı mutlu öğretmenlerdir, öğrencisi mutlu olan veli de mutlaka mutlu olacaktır”

 

Öncelikle, öğrenci kaydı için görüşme yaptığınızda size sunulan ütopik ve gerçekleştirilmesi zor gibi görünen vaatleri sorgulamanız önemlidir. Eğitim sistemlerini araştırarak bilgi edinmeye çalışın. Kadroyu oluşturan öğretmenlerin tecrübesinin yanı sıra kurumda kaç yıldır çalıştıklarını da öğrenmeye gayret edin. Bir öğretmen, değerli hissettiği bir kurumdan mücbir sebep olmadıkça ayrılmayı tercih etmez. Her yıl eğitimci kadrosunu değiştiren ve öğretmeni ikinci planda tutan kurumlarda öğretmenlerin mutlu olması mümkün değildir. Mutlu öğrencilerin kaynağı da mutlu öğretmenlerdir. Dolayısıyla, öğrencisi mutlu olan veli de mutlu olacaktır.

 

 

“Özellikle Bolunun deprem bölgesinde bulunması nedeniyle eğitim binasının fiziksel şartları, eğitimin tamamlayıcısı olarak önem arz eder”

 

Bir diğer önemli husus, kurumların sahip oldukları teknolojik altyapıyı etkili ve verimli bir şekilde kullanabilmesidir. Kullanılacak teknolojik eğitim araç-gereçlerinin hizmet içi eğitimlerle öğretmenlere doğru bir şekilde aktarılması da büyük önem taşır. Kurumların fiziksel şartları da öğrenciler için oldukça önemlidir. Eğitim alanlarının yeterli olması önemli olsa da aslında öğretim için yeterli değildir. Öğrencilerin davranışlarını, arkadaşlarıyla ilişkilerini, sohbetlerini, oyunlarını ve paylaşımlarını öğretim alanlarında gözlemleyebilirsiniz. Bu gözlem ve takip, öğretmenlerin doğru bir yaklaşım sergilemesine rehberlik eder. Özellikle Bolu deprem bölgesinde bulunması nedeniyle binanın fiziksel şartları, eğitimin tamamlayıcısı olarak önem arz eder. Tedirgin bir zihin odaklanamaz ve odaklanma olmadan da etkili bir eğitim sağlanamaz. Bu nedenle, sunulan fiziksel alanların öğrenciler tarafından yıl boyunca ne kadar aktif bir şekilde kullanılacağına dair programın net olması ve öğrencinin bu programdan elde edeceği kazanımların belirlenmesi önemlidir. Bu gibi soruların sorulup netleştirildiği durumlarda, okul, veli ve öğretmen arasında gerilimler yaşanmadan öğrencinin iyi bir eğitim alması sağlanabilir.

 

 

Ergenlik Dönemi ve Mizaç Odaklı Rehberlik Yaklaşımı

 

Ortaokul düzeyindeki öğrencilerimizde iletişim, akran ilişkileri, farklılıklara saygı, akran zorbalığı, stresle baş etme, kendini ifade edebilme, çalışma ve öğrenme becerileri, problem çözme becerileri, çatışma çözme, öfke kontrolü, olumsuz duyguları yönetebilme gibi konular önem kazanmaktadır. Ergenlik dönemine geçen öğrencilerimiz duygusal bir karmaşa yaşadıkları için, bu dönemde sınavlarla karşılaşmaları çocuklarımızı zorlayabilir. Bunun başlıca nedenlerinden biri, sıradanlaşmış eğitim anlayışı ve herkese aynı şekilde uygulanan rehberlik yaklaşımıdır. Bilinmesi gereken ilk şey, her çocuğun farklı bir şekilde öğrendiğidir. Çünkü çocuklarımızın mizaç özellikleri; algılama, düşünme, odaklanma ve problem çözme becerilerini farklı şekillerde etkiler.

 

 

“Öğrencilerimizin mizaç tiplerini belirleyip, onlara özel rehberlik anlayışıyla rehberlik sistemimizde kaliteyi artırmaktayız”

 

Ergenlik çağına giren çocukların duygusal değişimler yaşadığını hepimiz biliyoruz, fakat her çocukta bu değişimin farklı varyasyonlarla ortaya çıktığının farkında değiliz. KÖK Kurs olarak bu farklılığın önemini bilmekteyiz. Eğitim sistemimizi ve rehberlik anlayışımızı bu doğrultuda uygulamaktayız. Her bireyin farklı bir mizaç tipine sahip olduğu gibi, ergenlik dönemine giren ortaokul öğrencilerinin de mizaçlarından kaynaklanan olumlu özellikler, desteklenmesi gereken kişilik özellikleri, önlenmesi gereken riskli doğal kişilik özellikleri ve kazandırılması gereken sentetik kişilik özellikleri farklılık gösterir. Bu doğrultuda, öğrencilerimizin mizaç tiplerini belirleyip, onlara özel rehberlik anlayışıyla rehberlik sistemimizde kaliteyi artırmaktayız. Öğrencilerimizin mizaç özellikleri sadece sosyal yaşamlarını değil, aynı zamanda akademik yaşamlarında da öğrenme biçimlerinde farklılıklar yaratır. Kurumumuzda mizaç odaklı rehberlik anlayışıyla ilerlememizin en önemli sebebi budur. Her öğrencinin biricik olduğunun ve farklı mizaçlardan kaynaklanan farklı davranış biçimleri sergilediğinin farkındayız, sistemimizi bu gerçeğin üzerine kuruyoruz. KÖK Kurs olarak Bolu'da mizaç odaklı rehberlik anlayışının kurucusu olmaktan dolayı heyecan ve gurur duyuyoruz.

 

 




Etiketler :
HABERE YORUM YAZIN

DİĞER EĞİTİM HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları