120x600

Alemdar inşaat

12-02-2021 BOLU

Başkan Gayret esnafın kurtuluş reçetesini açıkladı

Bolu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı Tahir Gayret tüm Türkiye’de olduğu gibi ilimizde de esnafın büyük bir ekonomik sıkıntı içinde olduğunu vurgulayarak yaşanan darboğazdan hangi yöntemlerle çıkılacağını haber sitemize verdiği özel röportajda açıkladı.

Başkan Gayret esnafın kurtuluş reçetesini açıkladı
Bİ tur

Bolu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı Tahir Gayret pandemi sürecinde Bolu esnafının mali durumunun iyileştirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması için büyük bir çaba sarf ettiklerini vurgulayarak “Esnaflara ilişkin olumlu ve olumsuz gelişmeler ekonomi ve sosyal yaşamın istikrarı ve huzuru açısından son derece önem taşımaktadır. Bu yüzden yerel ve merkezi karar vericilerin bu önemin gerektirdiği yaklaşımları sergilemeleri, salgın süresince ihtiyaç duyulan önlemleri hızla hayata geçirmeleri gerekir” dedi.

 

Tahir Bey, Pandemi sürecinde Bolu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı olarak Bolu Esnafının mali durumunun iyileştirilmesi ile ilgili birçok çalışmalar yaptınız. Pandemi sürecinde gerçekleştirdiğiniz bu çalışmalarla ilgili bir değerlendirme yapabilir misiniz?

 

Bolu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı olarak aynı zamanda TESK’de ( Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu) işyeri denetleme danışma grubunda da görevim var, Ankara’da yapmış olduğumuz toplantılarda hükümet yetkililerine iletilmek üzere birçok çalışmada yer aldım. Öncelikle ölümlerin konuşulduğu bir ortamda ilk aşamada halk sağlığı var. Bir taraftan salgının yarattığı ciddi bir ekonomik etki de söz konusu. Bu noktada, hükümete olduğu kadar iş dünyası örgütlerine, tüm işletmelere ve iş dünyası liderlerine de önemli görevler düşüyor. Sosyo-ekonomik tedbirlerin alınması, hükümet ve iş dünyasının ortak hareket etmesi ve örnek uygulamaların paylaşılması, yaşanan krizin etkilerinin en aza indirilmesine yardımcı olacaktır. Bu sürecin doğru ve etkili bir şekilde yürütülmesi içinde en önemli faktör Esnaf temsilcileriyle istişareler yapılmasından geçmektedir.

 

 

İçinde bulunduğumuz pandemi süreci, esnafın satışlarının azalmasına, maliyetlerinin ve dolayısıyla da borçlarının artmasına neden oldu. Bu zor dönemde birlik başkanı olarak öncelikli talebiniz esnafın günü gelen borçların ertelenmesi oldu. Bu açıdan hükümet tarafından başlatılan vergi ve prim borcu yapılandırma çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Konfederasyonumuzun başvurusu üzerine, vergi, sosyal güvenlik primi ve kamuya olan diğer borçlar ile esnaf ve sanatkârların meslek kuruluşlarımıza olan aidat borçlarının yeniden yapılandırılmasını, içeren 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 17 Kasım 2020 tarihli ve 31307 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Pandemi sürecinde esnaf ve sanatkârlarımızın kamuya ve bağlı bulundukları meslek kuruluşlarına olan ödenmeyen borçlarının yapılandırılması elbette şahsımı ve teşkilatımızı memnun etmiştir. Fakat bu borçların yapılandırıldıktan sonra ödeme günü geldiğinde tahsili nasıl olacak? Bu belirsizlik maalesef devam etmekte, eğer günün koşulları böyle devam ederse bu yapılandırılan borçları ödemekte esnaf ve sanatkârlarımız yine güçlük çekeceklerdir. Bu yüzden pandemi sürecinde özellikle tedbir amaçlı işyerleri kapalı olan ve kısıtlanan esnaflarımız için yapılandırmak yerine bu borçların bir defaya mahsus olarak silinmesi esnaflarımızı bu dar boğazdan kurtaracaktır.

 

 

Üniversitelerin önce tatil olması, ardından uzaktan eğitim sistemine geçmesi şehirlerde en çok esnafın işlerini olumsuz etkiledi. Öyle ki yurtiçinde toplam 3,3 milyon örgün eğitimdeki ön lisans ve lisans öğrencisi aylık 2 bin TL harcadığı varsayıldığında esnafın kaybı 6,6 milyar TL. Öğrencilerin olmaması nedeniyle işleri yüzde 50’nin üzerinde bıçak gibi kesilen esnafa sizce ne gibi destekler sağlanmalı?

 

Üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesiyle şehirlerdeki esnafın büyük ekonomik kayıp yaşadı. Pandemi tedbirleri nedeniyle Mart’tan bu yana üniversitelerin önce tatil olması, ardından uzaktan eğitim sistemine geçmesi şehirlerde en çok esnafın işlerini olumsuz etkiledi. Öyle ki, Bolu’da ki 30 bin örgün eğitimdeki ön lisans ve lisans öğrencisi aylık 2 bin TL harcadığı varsayıldığında esnafın kaybı 60 milyon liradır. Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi nedeniyle öncelikle okulların tatil olmasına, ardından da uzaktan eğitime geçilmesine karar verildi. Esnaf camiası olarak bu tedbirlerin halk sağlığı açısından alındığını biliyor ve sonuna kadar destekliyoruz. Fakat üniversitelerin uzaktan eğitimle devam etmesinin şehirlerde esnafa büyük bir ekonomik kayıp yaşattığı da fark edilmeli. 415 meslek kolu içerisinde olumsuz etkilenen sektörlerimizin başında emlakçı, kafe-restoran-kahvehane, bakkal-manav, berber-kuaför, üniversite kantinci, zücaciye-mobilyacı, ikinci el eşyacı, kırtasiyeci, dolmuşçu, halk otobüsçü, şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan esnafımız var.

 

 

 Pandemi’de en çok harcama yapılan kalemler gıda ve temizlik ürünleri. Bu süreçte gıda ürünlerindeki yüzde 8’lik ve temizlik malzemelerindeki yüzde 18’lik KDV oranı yüzde 1’e indirilmeli mi? Bu konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

 

Vergi indirimlerine sadece gıda ve temizlik ürünleri üzerinden bakmamak lazım, “2001 ve 2009 krizlerinde, krizlerin teğet geçmesinin en önemli nedeni zamanında yapılan vergi indirimleri oldu. Özellikle otomotivde yapılan indirimler, ekonominin büyümesini önemli katkı sağlıyor. Aynı şekilde mobilya ve beyaz eşyada yapılan indirimler de talebin canlanması açısından çok önemli. Beyaz eşya günümüzde lüks tüketim malı olarak değerlendirilemez. Dolayısıyla beyaz eşyadan ÖTV alınmaması gerekir. Otomotiv sektöründe de başta Hybrid ve elektrikli araçlar olmak üzere ÖTV oranlarında indirim yapılmalı. Otomotivdeki canlanma tüm sektörleri etkiliyor. Otomobil satışları artarsa vergi gelirleri de artar. Pandemi sürecinde vatandaşlarımızın temel ihtiyaçları haline gelen temizlik ve gıda sektöründe KDV indirimleri de esnaf ve sanatkârlarımızı ve dolayısıyla vatandaşlarımızı son derece memnun edecektir.

 

TESK'in talebi üzerine Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ile 23 Banka ve 30 finansal kuruluş arasında, esnaf ve sanatkârların 100 bin liraya kadar olan ticari borçlarını yeniden yapılandırmasına yönelik tavsiye kararı alındı. Bu konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

 

Konfederasyonumuz ile Türkiye Bankalar Birliği (TBB) arasında yapılan görüşmeler sonunda, TBB ile 23 banka ve 30 finansal kuruluş arasında Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşması (FYYP) imzalanmış, yapılan bu anlaşma ile esnaf ve sanatkârlarımızın bu 23 banka ve 30 finans kuruluşuna olan borçlarının yeniden yapılandırılması imkânı sağlanmıştır.  Banka ve finans kuruluşlarına olan borçların yeniden yapılandırılma koşulları;

• Yapılandırma dönemine ilişkin en uzun vade 24 ay olabilecek, vade sayısı, esnaf ve sanatkârımızın talebine ve ödeme imkânına göre ilgili banka veya finans kuruluşu tarafından belirlenecektir.

• En fazla 12 aya kadar anapara ve faiz ödemesiz dönem verilebilecek, ödemesiz döneme ilgili banka veya finans kuruluşu karar verecektir.

• Faiz oranı, esnaf ve sanatkârımızın talebine göre sabit veya değişken olabilecektir.

 • Banka veya finansman kuruluşu, yapılandırılan tutarın yüzde 1’ine kadar komisyon alabilecektir.

• Tüm yeniden yapılandırma işlemleri Türk Lirası olarak gerçekleştirilecek, döviz bazında yapılandırma yapılamayacaktır.

• Yapılandırılan tutarın en az yüzde 10’unun ödenmesi ve taksitlerin ödeme süresinin geciktirilmemesi koşuluyla kalan tutar için bir kez daha ödeme planı revize edilebilecektir.

• Revize işlemi en fazla iki kez yapılabilecek, revize edilmiş vade, toplamda 72 ayı geçemeyecektir. Bankalara ve/veya finansman kuruluşlarına borcu olan esnaf ve sanatkârlarımız, yeniden yapılandırma için en fazla borcun olduğu banka veya finansman kuruluşuna başvuru yapacaktır.

 

Kısıtlamalar nedeniyle çalışamayan esnaf için sizce ne gibi uygulamalar olmalı?

 

Merkezi yönetimden öncelikle beklentilerimiz şunlardır;

• Covid-19 süreci ve sonrası için esnaf ve sanatkârların ödemekle yükümlü olduğu vergi, SGK primi gibi konularda pozitif ayrımcılık yapılmalıdır. Bu kapsamda ödeme kolaylıkları/ yeniden yapılandırmalar sağlanmalıdır.

 • Yeni kredi ve hibe olanakları yaratılarak en az 2 yıl ödemesiz, sıfır faizli ve uzun vadeli destekler verilmelidir.

•Zor durumda olan mesleklere (kantin, kırtasiye, okul servisi, kahvehane,  eğlence yeri ve masaj salonu işleten esnaflar) lokal destek verilmelidir

• Halk bankası aracılığı ile sunulan kredi desteklerinden faydalanma oranları artırılmalıdır.

• Büyük çoğunluğu kiracı konumunda olan esnaf ve sanatkârı; işyeri sahibi yapmak amacıyla faizsiz, uzun vadeli, makul taksitli ve esnek ödemeli kredi imkânları tanınmalıdır.

• e-ticaret yapma potansiyeli yüksek ve e-ticaret faaliyetlerine geçiş yapmaya istekli olan esnaf ve sanatkârlara destek olunmalıdır

 

Yerel yönetimden beklentilerimiz şunlardır;

▪ İşletmelerin sabit giderleri arasında yer alan su, katı atık, reklam tabela vergisi vb. giderleri konusunda destek verilmelidir.

 ▪ Belediyelerden kiralanan işyerlerinin kira bedelleri ötelenmelidir.

 ▪ Belediyelerin alacağı her türlü mal ve hizmeti mümkün olması durumunda öncelikle esnaf ve sanatkârlardan temin etmesi beklenmektedir.

 ▪ Salgın günlerinde fırsatçılar artmaktadır. Kayıt dışı faaliyet gösteren işletmelere karşı denetimlerin artırılması istenmektedir

 

Lokal destek talebinde bulunduğumuz meslekler;

 Kantinciler:

Son kullanma tarihi yaklaşan ürünlerin kamu kurumları tarafından alınması.

Kantin kiralarının alınmaması.

Vergi ve SGK ödemelerinin alınmaması.

Kırtasiyeciler:

Ellerindeki malların kamu kurumları tarafından alınması.

Kira gibi benzeri finansman desteği verilmesi.

Vergi ve SGK ödemelerinin alınmaması.             

Servisçiler:

Servisçiler içerisinde Hibrit sistemden çalışmadığı gün için destek verilmesi.

Vergi ve SGK ödemelerinin alınmaması.

Kahveciler:

Oyun yasağı nedeniyle eskisi gibi iş yapamayan kahveci esnafı yanında çalıştırdığı ocakçının bile parasını çıkaramıyor. Yasaklardan dolayı meydana gelen gelir kayıplarının karşılanması.

Vergi ve SGK ödemelerinin alınmaması.

 

Pandemi sürecinde ilimizde kaç esnaf destek kredisi kullandı?

Pandemi süresinde esnaf ve sanatkârlarımıza Halkbank ve Kredi Kefalet Kooperatiflerimiz aracılığı ile yaklaşık 3.000 esnafımıza 75.000.000-TL civarında destek kredisi kullandırılmıştır.

 

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Türkiye genelinde 1 milyon 965 bin 846 esnaf, 2 milyon 118 bin 593 işyerinde faaliyet göstermektedir. Dolayısıyla ülkemizin en büyük ve en önemli sosyo-ekonomik kesimi esnaf ve sanatkârlardır. Ayrıca bu geniş kesim; Hem üreten, hem satın alan hem de satan konumundadır. Yaklaşık 10 milyon kişinin geçimine katkı sağlamaktadır. Ekonominin en önemli direği, toplumun çimentosudur. Dolayısıyla esnaflara ilişkin olumlu ve olumsuz gelişmeler ekonomi ve sosyal yaşamın istikrarı ve huzuru açısından son derece önem taşımaktadır. Yerel ve merkezi karar vericilerin bu önemin gerektirdiği yaklaşımları sergilemeleri, salgın süresince ihtiyaç duyulan önlemleri hızla hayata geçirmeleri gerekir.

▪ Taksitle/krediyle minibüsünü yenileyen servisçilerimiz,

 ▪ Malları elinde kalan kitap ve kırtasiyecilerimiz,

▪ Kiralarını ödeyemeyecek duruma düşen büfeci ve kantincilerimiz,

 ▪ Gelirinin büyük bir bölümünü kira için, çalıştırdığı personel için kullanan kahvehane, kafeterya, lokanta ve restoran işletmecilerimiz,

 ▪ Ekmeğini çıkaramayan berber ve kuaförlerimiz,

 ▪ Satışları neredeyse sıfırlanan çiçekçilerimiz,

 ▪ Duraklara mahkûm kalan taksicilerimiz ve boş gidip-gelen minibüsçülerimiz

 Ve daha çok sayıda esnaf ve sanatkârlık faaliyetlerimiz; ya durdu ya da çok çok yavaşladı. Binlerce esnaf-sanatkâr ve çalışanları mağdur, başı öne eğik, geleceğe tutunabilmek için; bir el, bir yol, bir yöntem bekliyor…

 

 

 

 





HABERE YORUM YAZIN

DİĞER BOLU HABERLERİ
Fazilet Tekman
Köşe Yazarları
Burç Yorumları